Kozan Kalesi

Kozan şehir merkezinde, görkemi ve derin tarihiyle dikkat çeken Kozan (Sis) Kalesi, Çukurova'nın büyüleyici kalelerinden biridir.

Kozan şehir merkezinde, görkemi ve derin tarihiyle dikkat çeken Kozan (Sis) Kalesi, Çukurova'nın büyüleyici kalelerinden biridir. Çukurova'nın verimli toprakları üzerinde yüzyıllardır var olan Kozan, güçlü medeniyetlerin ev sahibi olmuş ve tarih boyunca önemli bir konuma sahip olmuştur. Anavarza, Karasis ve Kozan (Sis) Kaleleri, bu zengin mirası taşımıştır.

Kozan (Sis) Kalesi, şehir merkezinde bulunmakta olup hem görkemli yapısıyla hem de gizemli tarihiyle ilgi çekmektedir. Kale ne zaman ve kimler tarafından yapıldığı kesin olarak bilinmese de, bazı kaynaklar Asurluları mimar olarak gösterirken, yaklaşık 700 yıl boyunca bölgede hüküm süren Hititlerin de kaleyi inşa etmiş olabileceği düşünülmektedir.

Kalenin etrafında, parke taşlı yollar boyunca ahşap ve taş konaklar bulunmaktadır, bu da kaleyi çevreleyen atmosferi tamamlar. Kaleye giden yol üzerinde Hoş Kadem Camisi ve belediye tarafından restore edilen Yaver’in Konağı gibi yapılar bulunmaktadır, bu da kale ile şehir dokusunun bütünleşmesini sağlar.

Kale, Dağ kaleleri zincirinin dördüncü halkası olarak bilinir ve iki grup halinde inşa edilmiş 44 kule ve burcunun çoğu hala ayaktadır. Güney kesiminde, iç kaleden oluşan Ahmedek bulunmaktadır. Kalede, mahzenlere ve gizli yollara inen merdivenler bulunmaktadır. Kale altı bölümden oluşur ve bu bölümler birbirine kapılarla bağlanmıştır.

Kuzey ve güney olmak üzere iki ayrı kale grubu bir sur ile bağlanmıştır. Dıştaki ikinci sur, Ermeni Katolikosluğu'na ait kiliseyi, kütüphaneyi, misafirhaneyi ve keşiş odalarını çevrelemiştir.

1952 yılında açılan asfalt yol, kaleye ulaşımı kolaylaştırmıştır. Ancak, kale hala bakım ve restorasyon gerektirmektedir. Şu anda belediye tarafından bir rekreasyon projesi hazırlanmakta olan kale, turizme kazandırılmayı beklemektedir.

0 Comments

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

  • Yürüyüş Botu
    Trekking botları, kısa, orta ve uzun mesafe yürüyüşleri için farklı özelliklere sahip olarak tasarlanmıştır. Özellikle uzun mesafe yürüyüşlerinde, örneğin Adanus Yolu gibi, botun mükemmel bir şekilde havalandırma sağlaması gerekmektedir. Aynı zamanda bileği desteklemeli ve koruyucu olmalıdır ancak hafif ve esnek olması da önemlidir. Tabanı kaymaz malzemeden yapılmış olan botlar tercih edilmeli ve teri ve nemi dışarı atabilen ancak su geçirmezlik özelliği bulunan botlar yürüyüş konforunu artırır. Yaz aylarında en iyi seçenekler genellikle cordura kumaş ve süet deriden üretilen botlardır. Kış mevsiminde ise suya dayanıklı, sağlam tabanlı ve dişli yapılı botlar tercih edilmelidir.

    Sırt Çantası
    Sırt çantası, yürüyüşlerde en önemli ekipmanlardan biridir. Yaz aylarında genellikle daha küçük, kış aylarında ise biraz daha büyük çantalar tercih edilir. Özellikle uzun süreli yürüyüşlerde 60 litre ve üzeri kapasiteli çantalar kullanılmalıdır. Çantanın yanlarında su şişesi veya matara için özel cepler bulunmalıdır. Çanta seçerken, gerekli malzemelere kolayca ulaşabileceğiniz cepleri ve pratik kullanımı göz önünde bulundurmalısınız. Ayrıca, sırt bölgesine ayarlanabilir olması, yükü sırt ve bel arasında eşit şekilde dağıtan bir yapıya sahip olması ve bel desteği sağlayan çantalar tercih edilmelidir. Kaliteli bir sırt çantası yıllarca dayanabilecek bir ekipman olduğu için, yatırım yaparak daha konforlu bir yürüyüş deneyimi elde edebilirsiniz.

    Baton
    Baton kullanımı sadece eklem sakatlıklarını önlemekle kalmaz, aynı zamanda vücudun alt ve üst kısımları arasındaki yükü daha eşit bir şekilde dağıtarak enerjiyi daha verimli kullanmamıza olanak tanır. Bu da daha uzun süre yorulmadan hareket etmemizi sağlar.

    Yağmurluk
    Adanus Yolu'nun değişken doğası doğal olarak hava koşullarında da çeşitlilik yaratıyor. Bahar mevsiminde yağmur ihtimali her zaman göz önünde bulundurulmalı ve gerekli ekipmanlarla hazırlıklı olunmalı. Kış aylarında ise yağmura yakalanma olasılığının yüksek olması, su geçirmez kıyafetler ve uygun ayakkabılarla donanmak önemli. Ayrıca hava durumuyla ilgili güncel bilgilere erişmek ve rotanızı buna göre planlamak da faydalı olabilir.

    Kafa Lambası
    Çadır kurduktan sonra ışığın önemi gerçekten büyük. Özellikle kafa lambası, ellerinizi serbestçe kullanmanızı sağladığı için çok pratik oluyor, özellikle de gece yürüyüşleri için. Sizin tercihiniz hangisi, daha çok gün içinde mi yoksa gece yürüyüşleri mi yapıyorsunuz?

    Kamp Çadırı
    Trekking etkinliklerinin bir diğer ihtiyaç başlığı kamp çadırlarıdır. Eğer etkinliğinizi kamp konaklamalı tercih edecekseniz yanınızda hafif, su geçirmeyen, kolay toplanabilir bir çadır olmalıdır. Bu yürüyüş etkinliğinizin kalitesini arttıracaktır.Artık eskisi gibi her koşula dayanıklı çadır satın almak yerine; hafif, çantamızda daha az yer kaplayan çadırlar tercih etmeliyiz.

    Uyku Matı
    Trekking etkinliğinizin kalitesini artırmak istiyorsanız, geceleri alacağınız uyku kalitenize önem vermelisiniz. Zemin ile aranızda mutlaka bir katman oluşturmalısınız. Bunu en iyi mat ile sağlarsınız. Mat’ınızın kalitesi ne kadar iyi ise o denli rahat edersiniz. Klasik matlar dışında şişme matlar da satılmaktadır.

    Uyku Tulumu
    Adanus Yolu deniz seviyesinde ilerlediği gibi yüksek tepe ve rakımlardan da oluşmaktadır. Her ne kadar güney sahillerinde olsanız bile orman havası ve dağ havasında ısı degerleri oldukça değişkendir. -5 ila 20 derece veya 0 – 15 derece arası hafif bir uyku tulumu size güven verecektir.

    İlk Yardım Çantası
    Her çantada gerekli ilkyardım malzemeleri bulunmalı. Bunların içinde en önemlileri; acil durumda size klavuz olabilecek bir ilkyardım kitabı, sargı bezleri, tentürdiyot, aspirin, yanıklar için pomad krem, ağrı kesici, makas, çengelli iğne, flaster, gazlı bez, kanama esnasında durdurmak için kauçuk lastik vb.

    Dayanıklı Pantolon
    Likya Yolu düz parkurlardan oluştuğu gibi yüksek çalılık etaplarda da oluşur. Bu yüzden bacaklarınızda çizikler oluşmaması için çabuk kuruyan kullanışlı bir pantolon, düz parkurlarda kullanmak içinde short bulundurmalısınız. Ayrıca yürüyüş etkinliğiniz boyunca her gün için ayrı yedek kıyafet bulundurmanız daima avantajınıza olacaktır.

  • Kesinlikle ateş yakmayınız! Bölgenin büyük bir çoğunluğu ağaçlar ile kaplı.

    Çöplerinizi yanınıza alıp bir sonraki yerleşimdeki çöp noktasına kadar taşıyınız.

    Geride ayak izinizden başka bir şey bırakmayın.

    Turuncu işaretlemelerin dışında bir işaretleme yapmayın. İhtiyaç olduğunu düşündüğünüz yerlerde babalar oluşturabilirsiniz (üst üste kaya dizin).

    Yanınıza yeterli miktarda su taşıyın (en az 2 litre, eğer kamp yapacaksanız daha da fazla).

    Bazı bölgelerdeki işaretler ve patikalar doğal nedenlerle, kasıtlı olarak veya yeni yapılan yol çalışmaları nedeniyle tahrip olmuş olabilir. Çok az yürüyüşçünün bulunduğu bu bölgelerde sıkıntı yaşamamak için yanınızda koordinatları takip edebileceğiniz bir cihaz GPS veya akıllı telefonlar kullanabilirsiniz.

  • Yürüyüş için en uygun zaman havanın serin, etrafın rengarenk olduğu ilkbahar ve sonbahardır. Yaz mevsimi bu coğrafyada yürüyüş için çok sıcaktır.

    Ekiple yürümeyi tercih edin. İdeal bir ekip sayısı en az üç kişidir. Acil durumlarda müdahaleyi kolaylaştırırken, faaliyetin de eğlenceli geçmesini sağlar.

    Kendini iyi tanı! Daha önce çok günlük bir yürüyüş yapmadıysan, yaşadığın yerlerdeki kısa parkurlarda kendini test et.

    Partnerini iyi tanı! Muhtemel yürüyüş partnerinle birlikte daha önceden mutlaka en az bir günlük yürüyüş veya kamp yap. Birbirinizin huylarını bilmenin uzun yürüyüşlerde büyük faydası olacaktır!

    Ekipmanlarını test et! Yeni aldığın malzemeleri  yola çıkmadan mutlaka test et. Hiç kullanılmamış bir ayakkabı böyle uzun bir rotada kullanmak hatalıdır. Önce ekipmanlarını daha basit yürüyüşlerde kullanarak test etmelisiniz.